Çoşkun Sabah - Anılar.mp3

Her telden, her daldan !.. Ben kalıplara girmem, forum bana uysun diyen ! Başlık-konu uğraşamam, yazar-çeker-giderim diyen !.. Gel vatandaş, sen de dök içini, yaz rahatla, paylaş ferahla :) Flickr fotoğraflarınız foruma eklemek için video ders - viewtopic.php?f=10&t=1262

Moderatörler: biunlu, Esat Sanlav, Ubeyd

AKINLASINN
Müdavim Üye
Mesajlar: 402
Kayıt: Pzt May 11, 2015 3:02 pm
Konum: istanbul

Çoşkun Sabah - Anılar.mp3

Mesajgönderen AKINLASINN » Cum Eki 27, 2017 9:34 am

Minik bir soru?

Fotoğraf çekmekten ilk hangi makine ile başlayıp keyif aldınız ve sonrasında devamı geldi?


Ben zamanında dijital fotoğraf makinelerini görünce heyecanlanmıştım. Hobi amaçlı ama taksitle bir makine almaya karar verdim ve o zamanda bana tek taksit yapan yer Beko mağazası idi. İlk digital fotoğraf makinem Beko idi. Daha sonralarda nette forum sayfalarını kurcalarken Fuji F30 kompakt makinesiyle tanıştım, kendine hayran kalmıştım ve makine Türkiye'de satılan bir model değilmiş. Makineyi doğubanktan bir maaşa satın aldıracak şekilde etkilenmiştim hemde. Fuji F30 bana fotoğrafın güzel ve keyifli bir hobi olduğunu göstermişti. O gün bugündür evde TV olmasa yokluğunu anlamam ama fotoğraf makinesi olmasa yaşayamayacak hale geldim.

Var mı sizlerde bakalım böyle hikayeler?

Not : Bu arada Beko neymiş ya diye kendime sormaya başladım. Nasıl bir yokluksa artık a ben ne sert erkegim

Kullanıcı avatarı
ciddibiri
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 9050
Kayıt: Pzt Nis 06, 2015 6:57 pm
İletişim:

Re: Çoşkun Sabah - Anılar.mp3

Mesajgönderen ciddibiri » Cum Eki 27, 2017 3:13 pm

Ben de Nikon Coolpix E5900 - Sirkeci'de Karfo Karacasu yetkili bayii'nden okkalı bir paraya almıştım. O zamanlar aynasız yok ve d-slr'ı da ben açıkcası "O ne be dev" diye almayı hiç düşünmemiştim bile. Bu aletin minicik olması ve sensörü de 1/1.8" di sanırım. Sene 2005 sonu. Bunun evvelinde 1993 yılında SLR - Zenith + Helios 44-M 58 almış ama hiç 1 kez dahi kullanmamıştım. Ondan da evvel filmli makinamız vardı da onu 6 ay / 1 yılda 36 pozluk film bitirmek şeklinde kullanırdık. O tam bir basçek tipi Japon malı bişeydi.
INSTAGRAM : https://www.instagram.com/ciddiyibiri/ - flickr adresimiz - https://www.flickr.com/groups/m43turkiye/ - flickr kullanımına dair faydalı bilgiler - viewtopic.php?f=10&t=32 - Kişisel flickr : https://flickrock.com/ciddi - B L O G U M http://fotoptik.blogspot.com
-
Ekipmanlarım : E-P5 , OM-D E-M10 - 14-42mm. R II, 14-150 II, 25mm. F1.8, 60mm. F2.8 makro (Vivitar 75-205mm. tele, Olympus OM 50mm. F1.8, Carl Zeiss Jena 135mm. F3.5, Helios 44M-6 58mm. F2.0)
-
Tamrac Velocity 5766 çanta , Transcend TS RDF8K USB3.0 kart okuyucu, Sandisk SDHC UHS-I 45mb/s kart , Manfrotto PIXI mini tripod

Esat Sanlav
Administrator
Mesajlar: 1026
Kayıt: Pzr Eki 23, 2016 2:37 am
Konum: Antalya
İletişim:

Re: Çoşkun Sabah - Anılar.mp3

Mesajgönderen Esat Sanlav » Pzr Ara 10, 2017 9:53 pm

Benimde foruma ilk katıldığım zamanlarda bir mesajımda yazdığım bir hikayem vardı, buraya kopyalayayım.

Esat Sanlav yazdı:Hocam uzun uzun yazmışsınız hangisine cevap versem bilemedim :D Öncelikle yorumunuz (yorumlarınız :D) için teşekkür ederim. O halde biraz, fotoğrafçılık ve kamerayla tanışmamdan bahsedeyim. Doğduğumdan beri hangi eve taşınmış olursak olalım hep dolapta bir kamera dururdu (Zenit 3m) hep ilgimi çekerdi ve fırsat buldukça onu alıp oynardım vizöründen bakardım film çevirme kolunu çevirip çevirip denklanşöre basardım, gerek görüntüsü olsun gerek makine olsun benim çok ilgimi çekiyordu ve dedemde bunu farkedince aylık maaşı kadar parayla İlk kameram olan Kodak Easyshare C633ü almıştı bana, kompakt bir makineydi. 1. sınıftaydım o zamanlar sanırım, fotoğraf çekmeye başlamıştım ve senelerdir onla çekerdim tabi ayar mayar hiçbirşeyden haberim yoktu babam bana anlatsa da ben hep kaçardım ne anlardım enstantaneden diyaframdan falan, zamanı durduran bir araçtı o sadece benim için (zaten manueli falanda yoktu sadece otomatik modda poz telafisi yapıyordum). 2-3 sene düşmemişti elimden, devamlı nereye gidersem gideyim çekerdim. Sonra başka şeylere ilgim artmıştı, fotoğraf çekme hevesim bazen geliyor bazen gidiyordu çok sık çekmemeye başlamıştım ve ne ilginçtir ki sevgili dedem bu seferde 2-3 aylık maaşıyla bana doğumgünümde bir hediye aldı ve bu hediye Panasonic SDR-S7 bir video kameraydı (ayrıca halen kullanmaya devam ettiğim tek sahip olduğum tripodumu da vermişti yanında) bu da sanırım 3. yada 4. sınıftı . Bu seferde video çekmeye biraz daha ilgi gösterip bilgisayarda birleştirip değişik değişik videolar yapardım (2 tane düğün çektim ayrıca bu kamerayla :lol: :lol: . Tabi video kameramı yanıma aldığımda fotoğraf kamerasını da yanıma alıyordum. Böyle böyle kendimi sadece farklı bakış açılarına geliştirmiştim.Tabi hevesim bir kaç sene sonra gene sönüp geri gelmeye başlamıştı, artık daha az çekiyordum eskisinden ve ne oldu bilmiyorum pat diye 8. sınıfta D-slr'lara ilgi duymaya başladım (aslında hep ilgim vardı ama bu sefer cidden ilgi duyuyordum). Bir senedir başının etini yedim babamın, "baba bana objektifi değişebilen profesyonel kamera al diye". Lisede ilk senem ilk ayımdı; bir gün alışveriş merkezine gittik o sırada mağaza kapanıyordu ve reyonlara gelmeden uzakta camlı kutunun içinde beyaz bir kamera gördüm hemen incelemeye gittim, yanıma satış personeli geldi ve şöyle böyle kampanya var elimizde kalan son model dedi. Bende hemen babamı çağırdım baba bak nasıl falan diye (paramız yoktu ama içten içe istiyordum o camlı kutunun içindeki güzelliği). Babam "mağaza kapanıyor gitmemiz lazım" dedi sonra ve ben ona nasıl bir masum bakış atabildiysem artık bana dönüp "gerçekten istiyor musun o kamerayı" diye sordu ve (durumumuzu bile bile) utanarak "evet" dedim. "İyi alıyoruz o zaman" dedi. Heyecandan çığlık atıcaktım öyle böyle değil çok mutlu olmuştum eve dönene kadar babama 100 kere falan teşekkür etmişimdir sanırım :D Neyse işte o güzellik ilk D-slm kameram olan Panasonic DMC-GF3K idi. 2016ya kadar toplam 2000 civari fotoğraf çekmiştim, az çekmemin nedeni bazı kareler çok kötü oluyor yada istediğim olmuyor diye moralim bozuluyordu. Sene 2016 oldu ve yaz tatilinin ilk günlerinde bir gece internette gezinirken bir fotoğraf gördüm, keşke böyle çekebilsem diye düşündüm ama bu böyle olmayacak böyle çekebilmek istiyorsam herşeyi öğrenicem ve o gece karar verdim zamanında anlamam diye korktuğum ayarları ve makinenin içindeki herşeyi öğrenmeye karar verdim, ilk gece sabahın altısına kadar diyafram, iso ve enstantaneyi öğrendim (tabi tam anlamıyla öğrenmemiştim ilk günden, mesela diyaframı tam manasıyla herşeyini çözebilmem bir kaç haftamı almıştı vs.). Sabah 6 olunca bari güneş doğuyor uyumadan önce bi öğrendiklerimi bir uygulayayım dedim. Manuele aldım ve (pozometrenin ne olduğunu bilmeden) enstantane kaç olmalı iso kaç falan derken 2-3 kare sonra istediğim kareyi yavaş yavaş elde etmeye başlamıştım o gün çok sevinerek ben bu makinenin herşeyini öğrenebilirim diye bir umut oluşmaya başladı içimde. Tüm yaz boyunca sabahlara kadar makine makine makine'ydi aklım. daha önceden hiç bu kadar derin incelemeler yaptığımı bile hatırlamıyorum. Öğrendikçe hayır bu bana yetemez herşeyi bileceğim diyorum herşeyi bilmek zorundayım diye bıkmadan usanmadan kendimi geliştirmeye devam ettim yaz bitti gözlerim mosmor bir haldeydi ama mutluydum çünkü bilgiyle doluydum yinede bu kadar öğrenmeme rağmen bildiklerim bir hobi fotoğrafçısı için normalden fazla olsada bir hobi fotoğrafçısı olarak daha fazla öğrenmeme gerek olmasa bile hala yetmiyor, hala bildiklerimin sınırlarını zorlamaya devam ediyorum umarım hiç bir zaman bildiklerim bana yetmez ve öğrenmeye devam ederim (kimse yanlış anlasın istemem kendimi övmek gibi bir niyetim hiç yoktu bunları söylerken, nefret ederim zaten öyle egolu megolu şeylerden. Bu hikayeyi de özetlediğime göre gelelim fotoğrafçılığı niye seviyorum? Çünkü beni özgür hisettiriyor. Peki neden özgür hissettiriyor? Özgür hissettiriyor çünkü kimse beni zorlamıyor aman şunu çekersen karşılığında bunlar olucak demiyor, özgür hissettiriyor çünkü fotoğrafçılık bir zorunluluk değil benim için, özgür hissettiriyor çünkü 4 duvar arasında saatlerce çalışacağım bir ders değil tam tersine istediğim yerde istediğim anda istediğim kompozisyon ve istediğim hayalle bana bir sınırsızlık hissettiriyor ve bunun için kimse benim hayatımı belirleyecek notu vermiyor. Yazım yanlışı yaptıysam veya yanlış anlaşılmaya yol açtıysam şimdiden özür diler ve sonuna kadar okuduğunuz için teşekkür ediyorum.

ozturert
Müdavim Üye
Mesajlar: 488
Kayıt: Sal May 26, 2015 12:06 pm
İletişim:

Re: Çoşkun Sabah - Anılar.mp3

Mesajgönderen ozturert » Pzr Ara 10, 2017 11:27 pm

İlk sayısal makinem ufacık bir Minox'tu. O kadar ufaktı ki Hırvatistan'da çalışırken 50 Dolar'a aldığım alete 150 Dolar veren olmuştu (salak gibi satmadım :) ). 1MP miydi neydi, lensin "makro" ve "tele" diye iki odak ayarı vardı sadece (elle bu iki ayarı seçebiliyordum sadece). O zamanlar fotoğraf merakım şimdiki kadar değildi. Birkaç sene sonra Panasonic TZ5 aldım, o makine sayesinde fotoğrafa merak saldım.
İlk DSLR makinem Pentax K10D idi. Nefret ve aşk arasında karışık duygularla kullandım aleti. Bugüne kadar K10D'yi 3 kere satıp 3 kere aldım, her seferinde de "Allah kahretsin be" diyerek sattım :) Son tecrübemden sonra artık da almam tahminen.
Bana asıl fotoğrafı sevdiren makine 5D Mark II ve 24-105mm f4 L IS oldu. O ikiliden sonra bu işe daha da ilgi duydum.

salih
Müdavim Üye
Mesajlar: 492
Kayıt: Pzt Mar 13, 2017 8:03 pm

Re: Çoşkun Sabah - Anılar.mp3

Mesajgönderen salih » Pzt Ara 11, 2017 11:45 am

Ben ilk iş yerim'de yaptığım işleri çekmek için kompak bir sony almıştım.
Sonra hoşuma gidip,yanım da taşımaya başladım makinayı.
Sonra sırası ile şu şekild'e oldu-Nikon d3100-Nikon D7000-Olympus OMD EM5 - OMD EM5 MARK II - OMD EM1 - Fuji xt1 - Nikon D7200.
Son olarak da EM1 MARK II ile devam ediyorum:)

Kullanıcı avatarı
karadagyan
Üye Budur
Mesajlar: 2548
Kayıt: Pzt Tem 06, 2015 12:51 am

Re: Çoşkun Sabah - Anılar.mp3

Mesajgönderen karadagyan » Pzt Ara 11, 2017 12:12 pm

Kodak vardı benimde elimde ilk digital. 2005 de almistim. Dünyanın parasını verdiydim...Ama çok sağlamdı. Ankaralılar bilir, metronun karanfil sokak çıkışındaki merdivenlerden yuvarlanmıştı 8-10 basamak birden ciziklerden başka birsey yoktu. Birgün cok susamıstım , buzdolabının üzerine koydum, boyun askısı kedimi tahrik etmis ordan asağı fayans zemine çakılmıştı, objektif biraz ezildi büzüldü ama takir takır çalışmaya devam etti. En son shutter tusu bozulmuştu abimin evde bırakmıştım, akıbeti ne oldu bir fikrim yok...

Lenovo P1ma40 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
olympus 12-40 pro,40-150pro,60mm makro,17mm f2.8,45mm f1.8vs vs em1,em5,em10,em5mii,ep5 ...hepsini kullandım...
esekherifhakareti

ardabaranburcak
Üye
Mesajlar: 164
Kayıt: Pzr Kas 27, 2016 7:09 pm

Re: Çoşkun Sabah - Anılar.mp3

Mesajgönderen ardabaranburcak » Çrş Ara 13, 2017 11:51 pm

Minolta Dynax 404si


“Serbest Kürsü” sayfasına dön

Kimler çevrimiçi

Bu forumu görüntüleyen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 6 misafir

cron